اَلْبَحْرَةُ [el-baḩret] بَلْدَةٌ [beldet] vezninde ve mürâdifidir. Ve
بَحْرَةٌ [baḩret] Alçak ve obruk yere denir. Ve ravza-i ʹazîmeye denir. Ve su irkilecek yere denir. Ve
بَحْرَةٌ [Baḩret] Medîne-i münevvere’nin ismidir. Ve Baḩreyn kazâsında bir karye adıdır. Ve mutlakâ şol karyeye ıtlâk olunur ki onda nehr-i cârî ve mâ-i nâkıʹ u sâbit ola; yaʹnî otlu sulu, âbâdân ola. Cemʹi بَحْرٌ [baḩr] gelir hâsız ve بِحَارٌ [biḩâr] gelir.
اَلْبَحْرَةُ [el-baḩret] (bâ’nın fethi ve ḩâ’nın sükûnuyla) Şehr, belde maʹnâsına; yukâlu: هَذِهِ بَحْرَتُنَا أَيْ أَرْضُنَا Ve
بَحْرَةُ [baḩret] Âşikâre maʹnâsına dahi gelir; yukâlu: لَقِيتُهُ صَحْرَةَ بَحْرَةَ أَيْ بَارِزًا لَيْسَ بَيْنِي وَبَيْنَهُ شَيْءٌ Ve صَحْرَةُ [ṡaḩret] ṡâd-ı mühemelenin fethi ve ḩâ-i mühmelenin sükûnuyla perdesiz maʹnâsınadır, صَحْرَةُ [ṡaḩret] ve بَحْرَةُ [baḩret] ikisi dahi lâ-yansarıflardır. Ve
بَحْرٌ [baḩr] Yarmak ve yırtmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: بَحَرْتُ أُذُنَ النَّاقَةِ إِذَا شَقَقْتَهَا وَخَرَقْتَهَا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ ve
بَحْرٌ [baḩr] Rahimin ʹumkuna dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı