اَلْبُنْكُ [el-bunk] (bâ’nın zammıyla) Bir şey΄in aslına yâhûd hâlisine denir; yukâlu: هُوَ بُنْكُهُ أَيْ أَصْلُهُ أَوْ خَالِصُهُ Şârih der ki bun-i Fârisî muʹarrebidir ki bir nesnenin aslına ve köküne denir. Ve
بُنْكٌ [bunk] Geceden bir sâʹate denir; yukâlu: مَضَى بُنْكٌ مِنَ اللَّيْلِ أَيْ سَاعَةٌ مِنْهُ Ve bir türlü tîb-i maʹrûf adıdır. Tuḩfe sâhibinin beyânına göre بُنْكٌ [bunk] tut ağacı kabuğuna şebîh râyihası güzel bir gûne kabuktur. baʹzılar mugaylân-ı Yemenî ağacının kabuğudur dediler ve bu ʹıtriyyâttandır.
اَلْبُنْكُ [el-bunk] (bâ’nın zammı ve nûn’un sükûnuyla) Asl maʹnâsına, muʹarrebdir ki lisân-ı Fârisîde “bun” asla ve köke derler; yukâlu: هَؤُلَاءِ مِنْ بُنْكِ الْأَرْضِ Ve
بُنْكٌ [bunk] Bir maʹrûf tîbin dahi ismidir, ʹArabiyyü’l-asldır, İbn Dureyd rivâyeti üzere.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı