el-cuʹul ~ اَلْجُعُلُ

Kamus-ı Muhit - الجعل maddesi

اَلْجِعْلُ [el-ciʹl] (cîm’in kesriyle) ve

اَلْجَعِلُ [el-ceʹil] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) Bok böceği üşmüş yâhûd içinde ölmüş suya denir; yukâlu: مَاءٌ جِعْلٌ وَجَعِلٌ وَمُجْعِلٌ كَمَا مَرَّ إِذَا كَثُرَتْ فِيهِ الْجِعْلَانُ أَوْ مَاتَتْ فِيهِ

اَلْجَعَلُ [el-ceʹal] (fethateynle) Su bok böceğiyle dolmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَعِلَ الْمَاءُ جَعَلًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا امْتَلَأَ بِالْجِعْلَانِ Ve bir adam semiz olarak bodur olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَعِلَ الْغُلَامُ إِذَا قَصُرَ فِي سِمَنٍ Ve yanaz olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَعِلَ فُلَانٌ إِذَا كَانَ لَجُوجًا

اَلْجَعْلُ [el-caʹl] (cîm’in fethi ve zammıyla) ve

اَلْجَعَالَةُ [el-ceʹâlet] (cîm’in fethi ve kesriyle) İş işlemek maʹnâsınadır; yukâlu: جَعَلَهُ جَعْلًا وَجَعَالَةً وَجِعَالَةً مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا صَنَعَهُ

اَلْجُعَلُ [el-cuʹal] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Siyâh ve çirkîn ve bed-manzar ve bed-kıyâfet kimseye denir; yukâlu: رَجُلٌ جُعَلٌ أَيْ أَسْوَدُ دَمِيمٌ Ve önegü lecûc ve muʹânid kimseye denir. Ve dâ΄imâ nâsın efʹâl ve evzâʹını gözeten rakîbe denir; yukâlu: رَجُلٌ جُعَلٌ أَيْ لَجُوجٌ وَكَذَا رَقِيبٌ Ve bok böceğine denir ki Fârisîde sergin-gerdân denir; cemʹi جِعْلَانٌ [ciʹlân]dır cîm’in kesriyle.

اَلْجُعَالَةُ [el-cuʹâlet] (cîm’in harekât-ı selâsıyla) ve

اَلْجِعَالُ [el-ciʹâl] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) ve

اَلْجُعْلُ [el-cuʹl] (قُفْلٌ [ḵufl] vezninde) ve

اَلْجَعِيلَةُ [el-ceʹîlet] (سَفِينَةٌ [sefînet] vezninde) Bir iş mukâbelesinde şart olunan ʹivaz ve ücrete denir, ayak teri ve el kirâsı gibi; yukâlu: أَعْطَى الْعَامِلَ جُعَالَتَهُ مُثَلَّثَةً وَجَعِيلَتَهُ أَيْ مَا جَعَلَهُ لَهُ عَلَى عَمَلِهِ يَعْنِي أَجْرَهُ

Vankulu Lugatı - الجعل maddesi

اَلْجُعُلُ [el-cuʹul] (zammeteynle) Cemʹi, كِتَابٌ [kitâb] ile كُتُبٌ [kutub] gibi.

اَلْجَعَلُ [el-ceʹal] (fethateynle) Suya zikr olunan böcek çok üşmek; yukâlu: جَعِلَ الْمَاءُ جَعَلًا أَيْ كَثُرَ فِيهِ الْجِعْلَانُ

اَلْجَعْلُ [el-caʹl] (cîm’in fethi ve ʹayn’ın sükûnuyla) Kılmak.

اَلْجُعَلُ [el-cuʹal] (cîm’in zammı ve ʹayn’ın fethiyle) Necâset yuvalayan siyâh böcek, sergîn-gerdân maʹnâsına.

اَلْجُعْلُ [el-cuʹl] (cîm’in zammı ve ʹayn’ın sükûnuyla) Bir kimseye bir iş mukâbilesinde taʹyîn olunan ʹıvaz.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı