قُرْصٌ [Ḵurṡ] (ḵâf’ın zammıyla) Arz-ı Ġassân’da bir höyük adıdır. Ve Ḵurṡ b. Uḣtu’l-Ḩârišamp; b. Ebî Şimr el-Ġassânî ismidir. Ve
قُرْصٌ [ḵurṡ] Bir dâne ekmek külçesine denir. Ve قُرْصُ الشَّمْسِ [ḵurṡu’ş-şems] küre-i âfitâbdan ʹibârettir ki murâd güneşin cirmidir; yukâlu: طَلَعَ قُرْصُ الشَّمسِ أَيْ عَيْنُهَا
اَلْقَرْصُ [el-ḵarṡ] (ḵâf’ın fethi ve râ’nın sükûnuyla) İki parmakla çimdilemek; yukâlu: قَرَصَهُ يَقْرُصُهُ قَرْصًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ Ve
قَرْصٌ [ḵarṡ] Pire ısırmağa da derler, لَسْعُ الْبَرَاغِيثِ maʹnâsına. Ve
قَرْصٌ [ḵarṡ] Ekmek yapmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: قَرَصَتِ الْمَرْأَةُ الْعَجِينَ مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ Ve
قَرْصٌ [ḵarṡ] Parmak ucuyla yumağa dahi derler. Ve fi’l-hadîsi: “أَنَّ امْرَأَةً سَأَلَتْهُ عَنْ دَمِ الْحَيْضِ فَقَالَ اقْرُصِيهِ بِمَاءٍ” أَيِ اغْسِلِيهِ بِأَطْرَافِ أَصَابِعِكِ
اَلْقُرْصُ [el-ḵurṡ] (ḵâf’ın zammı ve râ’nın sükûnuyla) ve
اَلْقُرْصَةُ [el-ḵurṡat] (ḵâf’ın kesri ve râ’nın fethiyle) Külîçe dedikleri ekmek. Ve
قُرْصٌ [ḵurṡ] Güneşin cirmine dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı