اَللَّدْمُ [el-ledm] (lâm’ın fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Aṡmaʹî rivâyeti üzere şol taştır ki âvâz vere. Ve şol yere düşen nesnenin âvâzıdır ki şiddet üzere olmaya. Ve fi’l-hadîsi: “وَاللهِ لَا أَكُونُ مِثْلَ الضَّبُعِ تَسْمَعُ اللَّدْمَ حَتَّى تَخْرُجَ فَتُصَادَ” Yaʹnî nitekim yeleli kurdun ʹâdetidir âvâz işitip taşra çıkmakla tuzağa düşmek. Ve bu maʹnâdan vurmağa لَدْمٌ [ledm] dediler; yukâlu: لَدَمْتُ لَدْمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي Ve
لَدْمٌ [ledm] ʹAvret kendi eliyle yüzüne vurmağa dahi derler; yukâlu: لَدَمَتِ الْمَرْأَةُ وَجْهَهَا إِذَا ضَرَبَتْهُ Ve kül içinde pişen ekmeği külü gitsin diye vurmağa dahi derler; yukâlu: لَدَمْتُ خُبْزَ الْمَلَّةِ إِذَا ضَرَبْتَهُ Ve
لَدْمٌ [ledm] Bezi meremmet etmeğe derler; tekûlu: لَدَمْتُ الثَّوْبَ لَدْمًا إِذَا رَقَعْتَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı