اَلْخُرَيْفُ [el-Ḣureyf] (زُبَيْرٌ [zubeyr] vezninde) Esmâdandır: Ḋiyâ΄ b. el-Ḣureyf muhaddisîndendir.
اَلْخَرِيفُ [el-ḣarîf] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Fusûl-i erbaʹadan güz faslına denir ki yaz ile kışın mâ-beynidir; meyve derimi vakti olduğu için ıtlâk olundu. Nisbetinde خَرْفِيٌّ [ḣarfiyy] denir; ḣâ’nın fethi ve kesri ve râ’nın sükûnuyla ve fethateynle خَرَفِيٌّ [ḣarefiyy] dahi denir. İşbu vücûh-ı selâsede gayr-i kıyâs üzeredir. Ve
خَرِيفٌ [ḣarîf] Güz mevsiminde yağan, ʹalâ-kavlin şitâ΄ eyyâmının evâ΄ilinde ibtidâ yağan yağmura denir. Ve devşirilmiş tâze hurmâya denir. Ve bâgçe dolâbına denir. Ve yıla denir, سَنَةٌ [senet] ve عَامٌ [ʹâm] maʹnâsına; yukâlu: مَضَى عَلَيْهِ خَرِيفٌ أَيْ سَنَةٌ [Ve bu] ıtlâku’l-cüz΄ ʹale’l-küll kabîlindendir. Ve Ḵays b. Ṡaʹṡaʹa b. Ebi’l-Ḣarîf muhaddisîndendir.
اَلْخَرِيفُ [el-ḣarîf] (ḣâ’nın fethi ve râ’nın kesri ve meddiyle) Güz faslıdır ki onda meyveler kemâlin bulup devşirilir. Ve
خَرِيفٌ [ḣarîf] Devşirilen meyveye dahi derler. Ve
خَرِيفٌ [ḣarîf] Güz eyyâmında yağan yağmura dahi derler; yukâlu: خَرَفْنَا أَيْ أَصَابَنَا مَطَرُ الْخَرِيفِ وَخَرَفَتِ الْأَرْضُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı