اَلرَّمَاءُ [er-remâ΄] (سَمَاءٌ [semâ΄] vezninde) Ziyâde maʹnâsınadır; yukâlu: فِيهِ رَمَاءٌ أَيْ رِبًا
اَلْمُرَامَاةُ [el-murâmât] (مُبَاهَاةٌ [mubâhât] vezninde) ve
اَلرِّمَاءُ [er-rimâ΄] (قِتَالٌ [ḵitâl] vezninde) ve
اَلتَّرْمَاءُ [et-termâ΄] (tâ’nın fethiyle) Atışmak maʹnâsınadır; tekûlu: رَامَيْتُهُ مُرَامَاةً وَرِمَاءً
اَلرَّمَّاءُ [er-remmâ΄] (râ’nın fethi ve mîm’in teşdîdi ve elifin meddiyle) Şol koyundur ki iliği ola; yukâlu: نَعْجَةٌ رَمَّاءُ بَيْضَاءُ
اَلرَّمَاءُ [er-remâ΄] (râ’nın fethi ve elifin meddiyle سَمَاءٌ [semâ΄] vezni üzere) Ribâ. Kâle ʹÖmer radıyallâhu ʹanhu: “لَا تَشْتَرُوا الذَّهَبَ بِالْفِضَّةِ إِلَّا يَدًا بِيَدٍ هَا وَهَا إِنِّي أَخَافُ عَلَيْكُمُ الرَّمَاءَ” Kisâ΄î eyitti: Bunun semâʹı meddledir.
اَلرِّمَاءُ [er-rimâ΄] (râ’nın kesri ve elifin meddiyle) Kezâlik atışmak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı