الإِبْطَاءُ [el-ibṯâ΄] (hemzenin kesriyle) Bu dahi gecikmek ve ağır deprenmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَبْطَأَ الرَّجُلُ إِبْطَاءً بِمَعْنَى بَطُؤَ Ve bir kimsenin dâbbesi eşkin olmayıp künd ve girân olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَبْطَأَ الْقَوْمُ إِذَا كَانَتْ دَوَابُّهُمْ بِطَاءً Ve bir nesneyi geciktirmek ve ʹavk ve te΄hîr eylemek maʹnâsına müteʹaddî olur; yukâlu: أَبْطَأَ بِهِ إِذَا أَخَّرَهُ
اَلْإِبْطَاءُ [el-ibṯâ΄] (hemze’nin kesriyle) Geç gelmek; tekûlu: أَبْطَأْتَ فَأَنْتَ بَطِيءٌ وَلَا تَقُلْ أَبْطَيْتُ وَتَقُولُ مَا أَبْطَأَ بِكَ وَمَا بَطَّأَ بِكَ بِمَعْنًى Neden geç geldin demek mahallinde böyler derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı