eş-şûḵ ~ اَلشُّوقُ

Kamus-ı Muhit - الشوق maddesi

اَلشُّوقُ [eş-şûḵ] (şîn’in zammıyla) شَائِقٌ [şâ΄iḵ] lafzının cemʹidir, mahbûbuna kemâl-i ârzûsu olan ʹuşşâkâ ıtlâk olunur; yukâlu: هُمْ شُوقٌ أَيْ عُشَّاقٌ Pes شَائِقٌ [şâ΄iḵ] niseb üzere olur, لاَبِنٌ [lâbin] gibi. Ve أَشْوَقُ [eşvaḵ] lafzından dahi cemʹ olur, ke-mâ se-yuzkeru.

اَلشَّوْقُ [eş-şevḵ] (سَوْقٌ [sevḵ] vezninde) Ârzû maʹnâsınadır ki nefs ve kalbin bir nesneye çekinmesinden ʹibârettir; cemʹi أَشْوَاقٌ [eşvâḵ]tır, tekûlu: بَرَّحَ بِيَ الشَّوْقُ إِلَيْهِ وَهُوَ نِزَاعُ النَّفْسِ وَحَرَكَةُ الْهَوَى Ve bu fi’l-asl masdardır. Ve aslı üzere istiʹmâl olunur ki nefs ve kalbi bir nesneye çekindirip ârzû-mend kılmak maʹnâsınadır; tekûlu: شَاقَنِي حُبُّهَا يَشُوقُ شَوْقًا أَيْ هَاجَنِي ve tekûlu: شُقْ شُقْ فُلاَنًا عَلَى بِنَاءِ الْأَمْرِ أَيْ شَوِّقْهُ إِلَى الْآخِرَةِ Ve bir nesneyi bir şey΄e muhkem çekip bağlamak maʹnâsınadır; yukâlu: شَاقَ الطُّنُبَ إِلَى الْوَتِدِ إِذَا شَدَّهُ وَأَوْثَقَهُ بِهِ Ve dolu kırbayı kaldırıp dikine duvara dayamak maʹnâsınadır; yukâlu: شَاقَ الْقِرْبَةَ إِذَا نَصَبَهَا مُسْنَدَةً إِلَى الْحَائِطِ

Vankulu Lugatı - الشوق maddesi

اَلشَّوْقُ [eş-şevḵ] (şîn’in fethi ve vâv’ın sükûnuyla) Bir nesneye nefsi çekmek; yukâlu: شَاقَنِي الشَّيْءُ يَشُوقُنِي

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı