اَلطَّفَافُ [eṯ-ṯafâf] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) ve
اَلطِّفَافُ [eṯ-ṯifâf] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) Gece karanusuna denir.
اَلطَّفَّافُ [eṯ-ṯaffâf] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) ve
اَلطَّفُّ [eṯ-ṯaff] (ṯâ’nın fethiyle) Cüst ve çâlâk maʹnâsınadır; yukâlu: رَجُلٌ طَفَّافٌ وَطَفٌّ وَخَفٌّ وَدَفٌّ بِمَعْنًى
اَلطَّفُّ [eṯ-ṯaff] (ṯâ’nın fethi ve fâ’nın teşdîdiyle) ve
اَلطَّفَفُ [eṯ-ṯafef] (fethateynle) ve
اَلطَّفَافُ [eṯ-ṯafâf] (سَحَابٌ [seḩâb] ve كِتَابٌ [kitâb] veznlerinde) Ölçeği ve kabı tamâm etrâfıyla dolduran nesneye denir, ʹalâ-kavlin dolusunu sildikten sonra içinde kalan nesneye denir yâhûd ölçek başına denir ki başlı ölçülen ölçeğin başından ʹibârettir yâhûd ölçeğin dolusuna denir; tekûlu: أَعْطَانِي طَفَّ الْمَكُّوكِ وَالْإِنَاءِ وَطَفَفَهُ وَطَفَافَهُ أَيْ مَا مَلَأَ أَصْبَارَهُ أَوْ مَا بَقِيَ فِيهِ بَعْدَ مَسْحِ رَأْسِهِ أَوْ هُوَ جِمَامُهُ أَوْ مِلْؤُهُ Ve baʹzılar ʹindinde طُفَافُ الْإِنَاءِ Ve طُفَافَةُ الْإِنَاءِ [ṯufâfetu’l-inâ΄] ṯâ’ların zammıyla kîle başına denir; yukâlu: طُفَافُ الْإِنَاءِ وَطُفَافَتُهُ أَيْ أَعْلاَهُ
اَلطُّفَافَةُ [eṯ-ṯufâfet] (ṯâ’nın zammı ile) ve
اَلطُّفَافُ [eṯ-ṯufâf] (kezâlik ṯâ’nın zammı ile) Kîlenin başı. Ve gâh olur zarfın kendiye dahi ıtlâk olunur; yukâlu: إِنَاءٌ طُفَافٌ إِذَا بَلَغَ الْكَيْلُ طُفَافَهُ Yaʹnî kîle başlı olsa.
اَلطِّفَافُ [eṯ-ṯifâf] (ṯâ’nın kesriyle) Bi-maʹnâhu.
اَلطَّفَافُ [eṯ-ṯafâf] (ṯâ’nın fethi ve fâ’nın tahfîfiyle) Kîle cemîʹ-i cevânibiyle dolmak; yaʹnî tamâm silme ve dolu olmak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı