en-nuḩuvv ~ اَلنُّحُوُّ

Kamus-ı Muhit - النحو maddesi

اَلنَّحْوُ [en-naḩv] (مَحْوٌ [maḩv] vezninde) Yola denir; yukâlu: أَخَذَ نَحْوًا أَيْ طَرِيقًا Ve cihet maʹnâsınadır; yukâlu: هُوَ عَلَى نَحْوِهِ أَيْ جِهَتِهِ Cemʹi أَنْحَاءٌ [enḩâ΄] ve نُحُوٌّ [nuḩuvv] gelir, عُتُلٌّ [ʹutull] vezninde. Ve kasd maʹnâsına gelir; bu maʹnâda zarf ve ism olur; tekûlu: نَحَوْتُ نَحْوَهُ أَيْ قَصَدْتُ قَصْدَهُ Ve tekûlu: نَحْوِي إِلَيْهِ أَيْ قَصْدِي ve minhu: نَحْوُ الْعَرَبِيَّةِ Yaʹnî ʹilm-i nahv ıtlâk olunan fenn-i maʹhûd işbu kasd maʹnâsındandır, zîrâ onunla kelâm-ı ʹArabînin semt ve minhâcı idrâk olunur. Bunun cemʹi نُحُوٌّ [nuḩuvv] gelir, عُتُلٌّ [ʹutull] vezninde ve نُحِيَّةٌ [nuḩiyyet] gelir, دُلِيَّةٌ [duliyyet] vezninde. Ve kasd ve ʹazm eylemek maʹnâsına masdar olur; yukâlu: نَحَاهُ يَنْحُوهُ وَيَنْحَاهُ نَحْوًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالثَّالِثِ إِذَا قَصَدَهُ Ve bir kimse bir yanı üzere meyl edip ağmak yâhûd ok atan kimse yayı çekerken bir semte doğru eğilip avrılmak maʹnâsınadır; yukâlu: نَحَا الرَّجُلُ إِذَا مَالَ عَلَى أَحَدِ شِقَّيْهِ أَوِ انْحَنَى فِي قَوْسِهِ Ve bir nesneyi bir tarafa sarf eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: نَحَاهُ إِذَا صَرَفَهُ Ve bir nesneye göz döndürüp bakmak maʹnâsınadır; yukâlu: نَحَا إِلَيْهِ بَصَرَهُ يَنْحَاهُ وَيَنْحُوهُ إِذَا رَدَّهُ

Vankulu Lugatı - النحو maddesi

اَلنُّحُوُّ [en-nuḩuvv] (zammeteynle ve vâv’ın teşdîdiyle) Cemʹi, ʹulûm-ı nahviyye maʹnâsına. Hukiye ʹan İbn Aʹrâbî ennehu kâle: إِنَّكُمْ لَتَنْظُرُونَ فِي نُحُوٍّ كَثِيرَةٍ فَشَبَّبَهَا بِعُتُوٍّ وَهُوَ قَلِيلٌ Yaʹnî عُتُوٌّ [ʹutuvv] masdardır, masdara teşbîhen gelmiştir, zîrâ bu makûle cemʹlerde muttarid olan yâ’dır ثَدْيٌ [šamp;edy] ile ثُدِيٌّ [šamp;udiyy] ve عَصًا [ʹaṡâ] ile عُصِيٌّ [ʹuṡiyy] ve حَقْوٌ [ḩaḵv] ile حُقِيٌّ [ḩuḵiyy] gibi. Ve حَقْوٌ [ḩaḵv] ḩâ΄-i mühmele ve ḵâf’la izâr maʹnâsınadır.

اَلنَّحْوُ [en-naḩv] (nûn’un fethi ve ḩâ΄-i mühmelenin sükûnuyla) Kasd maʹnâsına. Ve tarîk maʹnâsına da gelir; tekûlu: نَحَوْتُ نَحْوَكَ أَيْ قَصَدْتُ قَصْدَكَ Ve

نَحْوٌ [naḩv] Sarf maʹnâsına dahi gelir; nahvu: نَحَوْتُ بَصَرِي إِلَيْهِ إِذَا صَرَفْتَهُ Ve

نَحْوٌ [naḩv] Kelâm-ı ʹArabı iʹrâb için olan ʹilme dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı