اَلْفِجُّ [el-ficc] (fâ’nın kesriyle) ve
اَلْفَجَاجَةُ [el-fecâcet] (fâ’nın fethiyle) Hâm meyveye denir. Ve
فِجٌّ [ficc] Karpuza denir, bittîh-i Şâmî maʹnâsına.
اَلْفَجُّ [el-fecc] (fâ’nın fethi ve cîm’in şeddesiyle) İki dağın aralığında olan vâsiʹ yola denir. Mü΄ellif Baṡâ΄ir’de dedi ki فَجٌّ [fecc] iki dağ aralığında olan açık yere denir, baʹdehu tarîk-i vâsiʹde istiʹmâl olundu. Cemʹi فِجَاجٌ [ficâc] gelir fâ’nın kesriyle. Ve
فَجٌّ [fecc] Masdar olur, yayın kirişini bağrından ırak ve meydânlı kılmak maʹnâsına; tekûlu: فَجَجْتُ الْقَوْسَ فَجًّا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ أَيْ رَفَعْتُ وَتَرَهَا عَنْ كَبِدِهَا Ve apışı ayırmak maʹnâsınadır; tekûlu: فَجَجْتُ مَا بَيْنَ رِجْلَيَّ أَيْ فَتَحْتُ
اَلْفَجُّ [el-fecc] (fâ’nın fethi ve cîm’in teşdîdiyle) İki dağın arasında olan vâsiʹ yol. Ve
فَجٌّ [fecc] Yayın kirişin çekip bağrından ırak etmeğe dahi derler; tekûlu: فَجَجْتُ الْقَوْسَ أَفُجُّهَا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا رَفَعْتَ وَتَرَهَا عَنْ كَبِدِهَا Yaʹnî yayın bağrından kirişin çekip ırak etsen.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı