اَلْإِثْفَارُ [el-išamp;fâr] (hemzenin kesriyle) Eyere ve pâlâna kuskun ve pâldüm yapmak ʹalâ-kavlin kuskun ve pâldüm takmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَثْفَرَ السَّرْجَ إِذَا عَمِلَ لَهُ ثَفَرًا أَوْ شَدَّهُ بِهِ Ve dâbbeyi ensesinden sürmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: أَثْفَرَ الْبَغْلَ إِذَا سَاقَهُ مِنْ خَلْفِهِ Ve bu maʹnâdandır ki filânın dübürüne zekerimi yanaştırıp dayadım diyecek yerde أَثْفَرْتُهُ بَيْعَةَ سَوْءٍ derler, أَلْزَقْتُهَا بِاسْتِهِ maʹnâsına. بَيْعَةٌ [beyʹat] سِلْعَةٌ [silʹat]ten kinâyedir ki murâd silʹa-i sû-i bedenîdir. Ve
إِثْفَارٌ [išamp;fâr] Gebe keçi vilâdet ʹalâmetini belirtmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَثْفَرَتِ الْعَنْزُ إِذَا بَيَّنَتِ الْوِلاَدَةَ
اَلْإِثْفَارُ [el-išamp;fâr] (hemzenin kesriyle) Davara paldım vurmak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı