اَلْإِرْبَاحُ [el-irbâḩ] (hemzenin kesriyle) Mihmâna deve köşekleri zebh eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْبَحَ فُلاَنٌ إِذَا ذَبَحَ لِضِيفَانِهِ الْفُصْلاَنَ Ve nâkayı erken ve bir dahi nısf-ı nehâr vaktinde sağmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْبَحَ الرَّجُلُ النَّاقَةَ إِذَا حَلَبَهَا غُدْوَةً وَنِصْفَ النَّهَارِ
اَلْإِرْبَاحُ [el-irbâḩ] (hemzenin kesriyle ve râ’nın sükûnuyla) Fâ΄ide vermek; yukâlu: أَرْبَحْتُهُ عَلَى سِلْعَتِهِ أَيْ أَعْطَيْتُهُ رِبْحًا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı