اَلرَّاعُوفَةُ [er-râʹûfet] ve
اَلْأُرْعُوفَةُ [el-urʹûfet] (أُضْحُوكَةٌ [uḋḩûket] vezninde) Şol kayaya denir ki kuyuyu kazar iken alıkorlar, tâ ki vakt-i hâcette kuyu ayırtlanır iken ayırtlayan kimse o kayanın üzerinde oturup ayırtlaya, ʹalâ-kavlin kuyunun ağzında su çeken kimsenin basıp duracağı iri taşa denir; yukâlu: رَاعُوفَةُ الْبِئْرِ وَأُرْعُوفَتُهَا أَيْ صَخْرَةٌ تُتْرَكُ فِي أَسْفَلِ الْبِئْرِ إِذَا احْتُفِرَتْ تَكُونُ هُنَاكَ لِيَجْلِسَ الْمُسْتَقِي عَلَيْهَا حِينَ التَّنْقِيَةِ أَوْ تَكُونُ عَلَى رَأْسِ الْبِئْرِ يَقُومُ عَلَيْهَا الْمُسْتَقِي
اَلْأُرْعُوفَةُ [el-urʹûfet] (hemzenin ve ʹayn’ın zammıyla) رَاعُوفَةٌ [râʹûfet] maʹnâsında lügattır, Ebû ʹUbeyd rivâyeti üzere.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı