اَلْإِنْتِيَاطُ [el-intiyâṯ] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Bir nesneye geçirilip asılmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِنْتَاطَ بِهِ إِذَا تَعَلَّقَ بِهِ Ve baʹîd olmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: إِنْتَاطَتِ الدَّارُ إِذَا بَعُدَتْ Ve bir kimse bir mâddeyi bilâ-meşveret re΄y-i hoduyla fasl ve katʹ eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: إِنْتَاطَ الشَّيْءَ إِذَا اقْتَضَبَهُ بِرَأْيِهِ لاَ بِمَشْوَرَةٍ Ve celb-i zahîre eden kimse âherin kattığı deveyi redd eylemeyip berâberce alıp götürmek maʹnâsınadır ki إِسْتِنَاطَةٌ [istinâṯat]a mutâviʹ olur, ke-mâ se-yuzkeru.
اَلْإِنْتِيَاطُ [el-intiyâṯ] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Irak olmak; yukâlu: إِنْتَاطَ إِذَا بَعُدَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı