اَلْإِنْهَالُ [el-inhâl] (hemzenin kesriyle) Deveyi evvel mertebede suvarmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْهَلَ الْإِبِلَ إِذَا سَقَاهَا نَهَلًا Ve bir adamın devesi ibtidâ-yı emrde su içmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْهَلَ الْقَوْمُ إِذَا نَهِلَتْ إِبِلُهُمْ Ve bir adamı darıltmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَنْهَلَهُ إِذَا أَغْضَبَهُ Ve kifâyet eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir ki suya kanmak maʹnâsına olan نَهَلٌ [nehel]den me΄hûzdur, ke-mâ se-yuzkeru; tekûlu: إِنْهَلْ تَلَانَ أَيْ حَسْبُكَ الْآنَ Ve تَلَان [telân] اَلْآن [el-ân] maʹnâsınadır, niteki mâddesinde mersûmdur.
اَلْإِنْهَالُ [el-inhâl] (hemzenin kesriyle) Deve evvel mertebede suvarmak; tekûlu: أَنْهَلْتُهُ أَنَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı