اَلتَّحْوِيطُ [et-taḩvîṯ] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) ve
اَلتَّحَوُّطُ [et-teḩavvuṯ] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Bunlar da bir nesneyi görüp gözetip sakınmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَوَّطَهُ وَتَحَوَّطَهُ إِذَا حَاطَهُ Ve
تَحْوِيطٌ [taḩvîṯ] حَائِطٌ [ḩâ΄iṯ] çevirmek maʹnâsınadır; yukâlu: حَوَّطَ الْحَائِطَ إِذَا عَمِلَهُ
اَلتَّحْوِيطُ [et-taḩvîṯ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Duvar yapmak; yukâlu: حَوَّطَ كَرْمَهُ إِذَا بَنَى حَوْلَهُ حَائِطًا Yaʹnî bâgının etrâfına duvar yapsa. Ve
تَحْوِيطٌ [taḩvîṯ] Bir nesne etrâfını devr etmeğe dahi derler; ve minhu kavluhum: أَنَا أُحَوِّطُ حَوْلَ ذَلِكَ الْأَمْرِ أَيْ أَدُورُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı