اَلتَّغَابُنُ [et-teġâbun] (تَفَاعُلٌ [tefâʹul] vezninde) Birbirini aldatmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَغَابَنُوا إِذَا غَبَنَ بَعْضُهُمْ بَعْضًا Bu mülâbese ile yevm-i kıyâmete يَوْمُ التَّغَابُنِ [yevmu’t-teġâbun] ıtlâk olundu, gûyâ ki ehl-i cennet râbih olmakla hâsir olan ehl-i cehenneme gabn eylemiş olurlar. Ve bu mâdde iştirâke mevzûʹ olmakla ehl-i cehennem tarafı tehekküme mahmûl olur. Mü΄ellif Baṡâ΄ir’de vücûh-ı ʹadîde dahi beyân eylemiştir.
اَلتَّغَابُنُ [et-teġâbun] (tâ’nın fethi ve yâ’nın zammı ile) Kavmin baʹzı baʹzına gabn etmek. Ve bu sebebden kıyâmet gününe يَوْمُ التَّغَابُنِ dediler, zîrâ ehl-i cennet ehl-i nâra gabn ederler, onlar ticâretinde ribh üzere olup bunlar hüsrân üzere olduğu cihetten.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı