اَلتَّعْنِيقُ [et-taʹnîḵ] Bir kimsenin üzerine yürüyüp havâle olmak maʹnâsınadır, gûyâ ki boynundan kavrayıp tutmak için yürür gibi; yukâlu: عَنَّقَ عَلَيْهِ إِذَا مَشَى وَأَشْرَفَ Ve hurmânın kapçığı uzamak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَّقَتْ كَوَافِيرُ النَّخْلِ إِذَا طَالَتْ Ve makʹad taşra uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَّقَتْ اِسْتُهُ إِذَا خَرَجَتْ Ve hurmâ koruğu dibine kadar alacalanıp olmağa başlamak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَّقَتِ الْبُسْرَةُ إِذَا بَلَغَ التَّرْطِيبُ قَرِيبًا مِنْ قِمَعِهَا Ve bir adamı hâ΄ib ve mahrûm kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَّقَ فُلَانًا إِذَا خَيَّبَهُ Ve bir kimsenin boynunu tutup sıkmak maʹnâsınadır; ve minhu hadîsu Umm Seleme radıyallâhu ʹanhâ kâlet: دَخَلَتْ شَاةٌ فَأَخَذْتُ قُرْصًا تَحْتَ دَنٍّ لَنَا فَقُمْتُ فَأَخَذْتُ مِنْ بَيْنِ لَحْيَيْهَا فَقَالَ رَسُولُ اللهِ عَلَيْهِ السَّلَامُ “مَا كَانَ يَنْبَغِي لَكِ أَنْ تُعَنِّقِيهَا” أَيْ تَأْخُذِي بِعُنُقِهَا وَتَعْصِرِيهَا أَوْ تُخَيِّبِيهَا مِنْ عَنَّقَهُ إِذَا خَيَّبَهُ كَمَا ذُكِرَ وَرُوِيَ “تُعَنِّكِيهَا” مِنَ التَّعْنِيكِ وَهُوَ الْمَشَقَّةُ وَالتَّعْنِيفُ وَلَوْ رُوِيَ تُعَنِّفِيهَا بِالْفَاءَ لَكَانَ وَجْهًا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı