اَلتَّلْدِيسُ [et-tedlis] Devenin bakanağını naʹllamak maʹnâsınadır ki naʹl gibi bütün çarık geçirirler; yukâlu: لَدَّسَ بَعِيرَهُ إِذَا أَنْعَلَ فِرْسِنَهُ Ve devenin tabanı taştan yırtılmakla deri ile yamamak maʹnâsınadır; yukâlu: لَدَّسَ خُفَّ الْبَعِيرِ إِذَا أَصْلَحَهُ بِرِقَاعٍ
اَلتَّلْدِيسُ [et-teldîs] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Devenin ayağına çarık dikmek; tekûlu: لَدَّسْتُ الْبَعِيرَ تَلْدِيسًا إِذَا أَنْعَلْتَهُ Ve kezâlik خُفٌّ [ḣuff]u ıslâh etmeğe dahi derler; tekûlu: لَدَّسْتُ الْخُفَّ إِذَا أَصْلَحْتَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı