اَلتَّنَاوُبُ [et-tenâvub] (تَفَاعُلٌ [tefâʹul] vezninde) ʹArablar حَصَاةُ قَسْمٍ [ḩaṡâtu ḵasm] ile suyu nöbetle bölüşmek maʹnâsınadır ki fi’l-asl mutlakan nöbetleşmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَنَاوَبُوا عَلَى الْمَاءِ إِذَا تَقَاسَمُوهُ عَلَى حَصَاةِ الْقَسْمِ Ve حَصَاةُ الْقَسْمِ [ḩaṡâtu’l-ḵasm] ki مَقْلَةٌ [maḵlet] dahi derler, şol hurde taşlardır ki beriyyede su az olduğu vaktte beynlerinde suyu taksîm eylemeğe mecbûr olmalarıyla o taşları bir kâse içre vazʹ edip onları örtüp kaplayacak mikdârı üzerlerine su dökerler ve herkese o kadarca taksîm ederler.
اَلتَّنَاوُبُ [et-tenâvub] (fethateynle ve vâv’ın zammıyla) Nevbetleşmek; yukâlu: هُمْ يَتَنَاوَبُونَ النَّوْبَةَ فِيمَا بَيْنَهُمْ فِي الْمَاءِ وَغَيْرِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı