اَلْخُطْبَةُ [el-ḣuṯbet] (ḣâ’nın zammıyla) Kelâm-ı maʹrûftur ki hatîb efendi minberde kırâ΄at eder. Baʹzılar dedi ki خُطْبَةٌ [ḣuṯbet] mensûr ve müseccaʹ olan kelâma ıtlâk olunur, kitâb dîbâceleri gibi ve makâme ve mevʹiza gibi.
اَلْخِطْبَةُ [el-ḣiṯbet] (ḣâ’nın kesriyle) ve
اَلْخِطِّيبَى [el-ḣiṯṯîbâ] (دِلِّيلَى [dillîlâ] vezninde) خَطْبٌ [ḣaṯb] maʹnâsınadır ki masdardır; yukâlu: خَطَبَ الْمَرْأَةَ خَطْبًا وَخِطْبَةً وَخِطِّيبَى مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ اِذَا دَعَاهَا إِلَى التَّزَوُّجِ
اَلْخِطَابَةُ [el-ḣiṯâbet] ve
اَلْخِطَابُ [el-ḣiṯâb] ve
اَلْخُطْبَةُ [el-ḣuṯbet] (ḣâ’nın kesriyle evvellerde zammıyla sâliste) Minber üzere çıkıp hutbe okumak; yukâlu: خَطَبْتُ عَلَى الْمِنْبَرِ خُطْبَةً بِالضَّمِّ مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ
اَلْخِطْبَةُ [el-ḣiṯbet] (kesr-i ḣâ ile) ʹAvreti tezevvüce daʹvet etmeğe derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı