اَلْعَذَاةُ [el-ʹažât] (حَصَاةٌ [ḩaṡât] vezninde) ve
اَلْعَذِيَةُ [el-ʹažiyet] (فَرِحَةٌ [feriḩat] vezninde) Enhâr ve buhûrdan ve merclerden ve çoraklardan ve vehâmeti mûcib hâlât-ı sâ΄ireden baʹîd olup havâsı pek sağ ve toprağı hoş ve pâkîze arza denir. عَذَاةٌ [ʹažât] lafzının cemʹi عَذَوَاتٌ [ʹaževât] gelir; yukâlu: أَرْضٌ عَذَاةٌ وَعَذِيَةٌ أَيْ طَيِّبَةٌ بَعِيدَةٌ مِنَ الْمَاءِ وَالْوَخَمِ
اَلْعَذِيَةُ [el-ʹažiyet] (ʹayn’ın fethi ve žâl’ın kesri ve yâ’nın tahfîfi ile) Toprağı hûb olan yer; yukâlu: أَرْضٌ عَذِيَةٌ مِثْلُ خَرِبَةٍ Ve خَرِبَةٌ [ḣaribet] bâ΄-i muvahhade ile harâb maʹnâsınadır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı