اَلْمُرَاوَضَةُ [el-murâvaḋat] (مُفَاعَلَةٌ [mufâʹalet] vezninde) Bir işe idhâl için bir kimseye müdârâ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَاوَضَهُ إِذَا دَارَاهُ حَتَّى يُدْخِلَهُ فِي الْأَمْرِ Ve şol مُرَاوَضَةٌ [murâvaḋat]-i mekrûhe ki eserde vârid olmuştur, bâyiʹ satılık metâʹını huzûrda yok iken müşterîye vasf ve medh ederek beyʹ eylemekten ʹibârettir, ona beyʹ-i muvâsafa dahi derler. Mü΄ellif işbu esere telmîh eylemiştir: Kâle fi’n-Nihâye ve fî hadîsi İbni’l-Museyyib: ḣأَنَّهُ كَرِهَ الْمُرَاوَضَةَḢ وَهُوَ أَنْ يُوَاصِفَ الرَّجُلُ بِالسِّلْعَةِ لَيْسَتْ عِنْدَهُ وَيُسَمَّى بَيْعَ الْمُوَاصَفَةِ وَبَعْضُ الْفُقَهَاءِ يُجِيزُهُ إِذَا وَافَقَتِ السِّلْعَةُ الصِّفَةَ Yaʹnî vasf-ı mebîʹin zâtına muvâfık olursa câ΄iz dediler.
اَلْمُرَاوَضَةُ [el-murâveḋat] (mîm’in zammı ve vâv’ın fethiyle) Müdârâtla bir kimseyi bir işe dâhil kılmak; yukâlu: فُلَانٌ يُرَاوِضُ فُلَانًا عَلَى أَمْرِ كَذَا أَيْ يُدَارِيهِ لِيُدْخِلَهُ فِيهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı