ḩaṯ΄ ~ حَطْءٌ

Vankulu Lugatı - حطء maddesi

اَلْحَطْءُ [el-ḩaṯ΄] Düşürmek, إِسْقَاطٌ [isḵâṯ] maʹnâsına; yukâlu: حَطَأْتُ بِهِ الْأَرْضَ أَيْ صَرَعْتُهُ Ve kuş sağnamak; yukâlu: حَطَأَ بِسَلْحِهِ أَيْ رَمَى بِهِ Ve سَلْحٌ [selḩ] sîn-i mühmelenin fethiyle ve ḩâ-i mühmele ile necâset. Ve

حَطْءٌ [ḩaṯ΄] Yellenmek, hurûcu’r-rîh mine’d-dubur maʹnâsına; yukâlu: حَطَأَ إِذَا حَبَقَ Ve cimâʹ etmek; yukâlu: حَطَأَهَا أَيْ بَاضَعَهَا Ve el ayasıyla bir kimsenin arkasına vurmak; kâle İbn ʹAbbâs radıyallâhu ʹanhu: “أَخَذَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ تَعَالَى عَلَيَهْ وَسَلَّمَ بِقَفَايَ فَحَطَأَنِي حَطْأَةً وَقَالَ اذْهَبْ فَادْعُ لِي فُلَانًا” Ve çömlek kefini atmak; yukâlu: حَطَأَتِ الْقِدْرُ بِزَبَدِهَا أَيْ رَمَتْهُ Ve اَلْكُلُّ مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı