أُحَادَ [uḩâd] ve
وُحَادَ [vuḩâd] (hemzenin ve vâv’ın zammeleriyle) Her biri iki وَاحِدٌ [vâḩid] lafzından maʹdûllerdir, gayr-i munsarıflardır, iki kerre ثَلاَثَةَ yerine ثُلاَثَ yâhûd مَثْلَثَ deyip ʹudûlle gayr-i munsarıf oldukları gibi. Ve bunun sebebi ihtisârdır ve ondan Türkîde birer birer ile taʹbîr olunur; yukâlu: دَخَلُوا مَوْحَدَ وَأُحَادَ وَوُحَادَ أَيْ وَاحِدًا وَاحِدًا
أُحَادَ [uḩâde] (hemzenin zammıyla) ve
وُحَادَ [vuḩâde] (vâv’ın zammıyla) ve
مَوْحَدَ [mevḩade] Bunlar cümlesi bir maʹnâyadır, lâ-yansarıflardır, nitekim ثَلَاثٌ [šamp;elâšamp;]ta zikr olunmuştur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı