اَلْأُخُذُ [el-uḣuž] (zammeteynle) إِخَاذٌ [iḣâž]ın cemʹidir كِتَابٌ [kitâb]la كُتُبٌ [kutub] gibi ve gâh olur ki ḣâ’yı sâkin kılmakla tahfîf ederler. Ve fî hadîsi Mesrûḵ b. el-Ecdaʹ: “قَالَ مَا شَبَّهْتُ بِأَصْحَابِ مُحَمَّدٍ إِلَّا الْإِخَاذَ تَكْفِي الْإِخَاذَةُ الرَّاكِبَ وَتَكْفِي الْإِخَاذَةُ الرَّاكِبَيْنِ وَتَكْفِي الْإِخَاذَةُ الْفِئَامَ مِنَ النَّاسِ” Yaʹnî “Ashâb-ı Resûl şol göllere benzer ki baʹzı bir adama baʹzı iki baʹzı bir cemâʹate kifâyet eder.” Ve
أُخُذٌ [uḣuž] (جُنُبٌ [cunub] vezni üzere) Göz ağrısına dahi derler; yukâlu: بِعَيْنِهِ أُخُذٌ أَيْ رَمَدٌ Ve
إِخَاذَةٌ [iḣâžet] Şol yere derler ki kişi nefsi için yâhûd sultân için zabt eyleye.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı