اَلسُّحُّ [es-suḩḩ] (sîn’in zammıyla) Bu dahi ağızda dağılan kuru hurmâya denir.
اَلسَّحُّ [es-saḩḩ] (sîn’in fethi ve ḩâ’nın teşdîdiyle) Su makûlesini dökmek maʹnâsınadır; yukâlu: سَحَّ الْمَاءَ سَحًّا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا صَبَّهُ Ve
سَحٌّ [saḩḩ] ve
سُحُوحٌ [suḩûḩ] Su yukarıdan aşağıya akmak maʹnâsınadır; yukâlu: سَحَّ الْمَاءُ سَحًّا وَسُحُوحًا إِذَا سَالَ مِنْ فَوْقُ Ve
سَحٌّ [saḩḩ] قَسْبٌ [ḵasb] ismidir ki kemter hurmâya denir, ʹalâ-kavlin ağızda dağılır olan kuru hurmâya denir. Ve
سَحٌّ [saḩḩ] Vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: سَحَّ فُلاَنًا إِذَا ضَرَبَهُ Ve değnekle dövmek maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: سَحَّهُ إِذَا جَلَدَهُ Ve be-gâyet semirip tavlanmak maʹnâsınadır; yukâlu: سَحَّ الرَّجُلُ إِذَا سَمِنَ غَايَةَ السِّمَنِ
اَلسَّحُّ [es-saḩḩ] Dökmek, صَبٌّ [ṡabb] maʹnâsına; yukâlu: سَحَحْتُ الْمَاءَ وَغَيْرَهُ أَسُحُّهُ سَحًّا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا صَبَبْتَهُ Ve su yukarıdan aşağı akmağa dahi derler; yukâlu: سَحَّ الْمَاءُ يَسُحُّ سَحًّا أَيْ سَالَ مِنْ فَوْقٍ وَكَذَلِكَ الْمَطَرُ وَالدَّمْعُ Yaʹnî yağmurda ve göz yaşında dahi istiʹmâl olunur, سَحَّ الْمَطَرُ ve سَحَّ الدَّمْعُ derler. Ve سَحٌّ [saḩḩ] let vurmağa dahi derler; yukâlu: سَحَّهُ مِائَةَ سَوْطٍ أَيْ جَلْدَةٍ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı