el-ʹubriyy ~ اَلْعُبْرِيُّ

Kamus-ı Muhit - العبري maddesi

اَلْعِبْرِيُّ [el-ʹibriyy] ve

اَلْعِبْرَانِيُّ [el-ʹibrâniyy] (ʹaynların kesriyle) Yehûd tâ΄ifesinin lügatlarıdır. Şârih der ki عِبْرٌ [ʹibr]-i nehr-i Nîl’e mensûb olmak baʹîd değildir. Yaʹnî çün Hazret-i Âdem ʹaleyhi’s-selâm taʹlîm-i rabbânî ile cemîʹ-i lügâta ʹârif olup hattâ ʹinde ehli’t-tahkîk cennette hâssaten lisân-ı ʹArabî ile tekellüm eder olup ʹinde’z-zelle selb ve baʹde kabûli’t-tevbe yine ilhâm olunmuştu. Ve’l-hâsıl baʹde’n-nüzûl evlâdlarıyla her lisân üzere mükâleme eylediler. Ve hayâtında evlâd ve ahfâdı mütekessir olup her biri kendi evlâdıyla bir tarafa ihtiyâz eylediler. Nîl kenârına nakl ve îvâ eden عِبْرِيٌّ [ʹibriyy] tekellüm eylediler ki nehr kıyısına mensûb oldular. İklîm-i Şâm’ın ismi سُورِيَا [sûriyâ] olmakla orada mukîm olanların lisânlarına سُرْيَانِيٌّ [suryâniyy] dediler. Ve bir mikdârı dahi Yemen tarafını ve sâ΄ir baʹzı arâzîyi ihtiyâr ve onda karâr eylediler.

Vankulu Lugatı - العبري maddesi

اَلْعُبْرِيُّ [el-ʹubriyy] (ʹayn’ın zammı ve bâ’nın sükûnu ve yâ’nın teşdîdiyle) Şol سِدْرٌ [sidr] ağacıdır ki nehr kenârlarında bitip onda büyüyüp boylanır.

اَلْعِبْرِيُّ [el-ʹİbriyy] (ʹayn’ın kesri ve bâ’nın sükûnu ve yâ’nın teşdîdiyle) ve

اَلْعِبْرَانِيُّ [el-ʹİbrâniyy] (ʹayn’ın kezâlik kesri ve bâ’nın sükûnuyla ve yâ’nın nûn’dan sonra teşdîd[iyle]) Yehûd tâ΄ifesinin lügatidir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı