اَلْعَوَّادُ [el-ʹavvâd] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Lavta çalan sâzendeye denir.
اَلْعَوَادُ [el-ʹavâd] (ʹayn’ın harekât-ı selâsıyla) Kendisine ʹavdet olunacak şey΄e denir; ve minhu yekûlûne عُدْ إِلَيْنَا فَلَكَ عِنْدَنَا عَوَادٌ حَسَنٌ أَيْ لَكَ مَا تُحِبُّ
اَلْعُوَّادُ [el-ʹuvvâd] (قُطَّاعٌ [ḵuṯṯâʹ] vezninde) ve
اَلْعُوَّدُ [el-ʹuvved] (رُكَّعٌ [rukkaʹ] vezninde) عَوْدٌ [ʹavd] gibi bunlar da عَائِدٌ [ʹâ΄id]in cemʹidir ki hastaya ʹiyâdet edenlerdir.
اَلتَّعَوُّدُ [et-teʹavvud] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) ve
اَلْمُعَاوَدَةُ [el-muʹâvedet] ve
اَلْعِوَادُ [el-ʹivâd] (ʹayn’ın kesriyle) Bir nesneyi ʹâdet edinmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَعَوَّدَ الشَّيْءَ وَعَاوَدَهُ مُعَاوَدَةً وَعِوَادًا إِذَا جَعَلَهُ مِنْ عَادَتِهِ
اَلْعَوَادُ [el-ʹavâd] (ʹayn’ın fethiyle) Şol nesnedir ki gönül dilediği ola; yukâlu: عُدْ فَإِنَّ لَكَ عِنْدَنَا عَوْدًا حَسَنًا أَيْ مَا تُحِبُّ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı