اَلْفَدَغُ [el-fedaġ] (fethateynle) Ayakta olan burgaçlığa denir; yukâlu: فِي قَدَمِهِ فَدْغٌ أَيِ الْتِوَاءٌ
اَلْفَدْغُ [el-fedġ] (لَدْغٌ [ledġ] vezninde) Bir nesneyi yarmak yâhûd kabak gibi mücevvef nesneyi kırmağa mahsûstur; yukâlu: فَدَغَ الشَّيْءَ فَدْغًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا شَدَخَهُ أَوْ هُوَ شَدْخُ الشَّيْءِ الْمُجَوَّفِ Ve taʹâmı yağa çimdirmek maʹnâsınadır; yukâlu: فَدَغَ الطَّعَامَ إِذَا سَغْسَغَهُ
اَلْفَدْغُ [el-fedġ] (fâ’nın fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Bir mücevvef nesneyi yarmak; tekûlu: فَدَغْتُ رَأْسَهُ أَفْدَغُهُ فَدْغًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا شَدَخْتَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı