el-feḵaʹ ~ اَلْفَقَعُ

Kamus-ı Muhit - الفقع maddesi

اَلْفَقَعُ [el-feḵaʹ] (fethateynle) Pek kırmızı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَقِعَ الشَّيْءُ فَقَعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا احْمَرَّ

اَلْفَقْعُ [el-faḵʹ] (وَقْعٌ [vaḵʹ] vezninde ve fâ’nın kesriyle lügattır) Mantar envâʹından ak ve yumuşak olanına denir ki domalan mantarı taʹbîr olunur; cemʹi فِقَعَةٌ [fiḵaʹat]tır, عِنَبَةٌ [ʹinebet] vezninde; ve minhu’l-meselu; yukâlu li’z-zelîli: “هُوَ أَذَلُّ مِنْ فَقْعٍ بِقَرْقَرَةٍ” Zîrâ kendisi ve kökü pek gevşek olmakla eshel-i vech üzere devşirilir yâhûd pek mebzûl ve gayr-i makbûl olmakla pek pâymâl ve hâksâr olur.

Vankulu Lugatı - الفقع maddesi

اَلْفِقْعُ [el-fiḵʹ] (fâ’nın kesri ve ḵâf’ın sükûnuyla) Kezâlik mantar maʹnâsına.

اَلْفَقْعُ [el-faḵʹ] (fâ’nın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Ziyâde sürʹatle seğirtmek. Ve

فَقْعٌ [faḵʹ] Bir cins mantara dahi derler ki o ak olup mülâyim olan mantardır, Ebû ʹUbeyde rivâyeti üzere.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı