اَلْخُرْزَةُ [el-ḣurzet] (غُرْفَةٌ [ġurfet] vezninde) Dikilmiş sahtiyân ve meşin makûlesinin dikişine denir, Fârisîde derz denir; yukâlu: دُوَالٌ بَيْنَ الْخُرْزَةِ أَيِ الْكُتْبَةِ Cemʹi خُرَزٌ [ḣurez]dir, غُرَفٌ [ġuref] gibi.
اَلْخَرَزَةُ [el-ḣarezet] (fetehâtla) Mutlak cevhere denir, laʹl ve yâkût ve elmâs gibi. Ve boncuğa denir ki ipliğe dizilir, mühre maʹnâsına. Cemʹ-i cinsi خَرَزٌ [ḣarez]dir; yukâlu: كَلاَمُ فُلاَنٍ كَخَرَزِ الْإِمَاءِ أَيْ مُتَفَاوِتٌ دُرَّةً وَوَدَعَةً Ve şûr ot nevʹinden bir nebât adıdır ki tepesinden dibine kadar boncuk dizisi gibi müdevver dânelerden dizisi olur. Ve
خَرَزَةُ [Ḣarezet] Fezâre kabîlesi yurdunda bir su adıdır.
اَلْخُرْزَةُ [el-ḣurzet] (ḣâ’nın zammı ve râ’nın sükûnuyla) Sahtiyânın dikişi, دَرْزٌ [derz] maʹnâsına.
اَلْخَرَزَةُ [el-ḣarezet] (kezâlik fethateynle) Vâhidi.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı