el-bižḩ ~ اَلْبِذْحُ

Kamus-ı Muhit - البذح maddesi

اَلْبِذْحُ [el-bižḩ] (bâ’nın kesriyle) Hâssaten maktûʹu’l-yed olan kimsenin yedinde olan kesikliğe denir.

اَلْبَذَحُ [el-bežaḩ] (fethateynle) Yürürken uylukları birbirine sürünmekle pişip derisi yüzülmek maʹnâsınadır; yukâlu: بَذِحَ فَخِذُهُ بَذَحًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا سَحَجَ Ve kifâyet ve ignâ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: لَوْ سَأَلْتَهُمْ مَا بَذِحُوا بِشَيْءٍ أَيْ لَمْ يُغْنُوا شَيْئًا

اَلْبَذْحُ [el-bežḩ] (bâ’nın fethi ve žâl-ı muʹcemenin sükûnuyla) Yarmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَذَحَ لِسَانَ الْفَصِيلِ بَذْحًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا شَقَّهُ لِئَلاَّ يَرْتَضِعَ Şârihin beyânına göre لِئَلاَّ يَرْتَضِعَ kelimesi hakîkat-i tefsîrden hâric tekmîl olmakla بَذْحٌ [bežḩ] mutlakan yarmak maʹnâsınadır. Ve deri ve kabuk makûlesini soymak maʹnâsınadır; yukâlu: بَذَحَ الْجِلْدَ عَنِ الْعِرْقِ إِذَا قَشَرَهُ Ve

بَذْحٌ [bežḩ] İsm olur, yarığa denir. Cemʹi بُذُوحٌ [bužûḩ] gelir, شُقُوقٌ [şuḵûḵ] maʹnâsına.

Vankulu Lugatı - البذح maddesi

اَلْبَذْحُ [el-bežḩ] Yarmak, şakk maʹnâsına; tekûlu: بَذَحْتُ لِسَانَ الْفَصِيلِ إِذَا شَقَقْتَهُ لِئَلًّا يَرْتَضِعَ Yaʹnî deve yavrusu anasın emmesin diye dilin yarsalar.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı