اَلْبَذَعُ [el-bežaʹ] (bâ’nın ve žâl-ı muʹcemenin fethiyle) Korkuya denir; yukâlu: أَخَذَهُ مِنْهُ الْبَذَعُ أَيِ الْفَزَعُ
اَلْبَذْعُ [el-bežʹ] (مَنْعٌ [menʹ] vezninde) ve
اَلْإِبْذَاعُ [el-ibžâʹ] (hemzenin kesriyle) Korkutmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَذَعَهُ بَذْعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ وَأْبَذَعَهُ إِذَا أَفْزَعَهُ Ve
بَذْعٌ [bežʹ] Destî ve küp makûlesi suyu sızdırıp damlatmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَذَعَ الْحُبُّ إِذَا قَطَرَ الْمَاءَ Ve o sızıp damlayan damlaya da بَذْعٌ [bežʹ] denir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı