اَلرَّشَقُ [er-reşaḵ] (fethateynle) Şol yaya denir ki kendisi latîf ve mevzûn olup ve oku sürʹatle çıkıp gider ola; yukâlu: قَوْسٌ رَشَقٌ أَيِ السَّرِيعَةُ السَّهْمِ الرَّشِيقَةُ ve yukâlu: مَا أَرْشَقَهَا أَيْ مَا أَخَفَّهَا وَأَسْرَعَ سَهْمَهَا Yaʹnî maʹnâ-yı mezkûrda fiʹl-i taʹaccüb mutasarrıf olur.
اَلرَّشْقُ [er-reşḵ] (مَشْقٌ [meşḵ] vezninde) Atmak maʹnâsınadır, ok ve sâ΄ir nesne olsun; yukâlu: رَشَقَهُ بِالنَّبْلِ رَشْقًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا رَمَاهُ بِهِ
اَلرِّشْقُ [er-rişḵ] (râ’nın kesriyle) İsmdir, atılan oka denir. Ve ok atılan semt ve cihete denir. فَإِذَا رَمَوْا كُلُّهُمْ فِي جِهَةٍ قَالُوا رَمَيْنَا رِشْقًا Ve yazı yazarken zuhûr eden kalem cızırtısına denir; bunda râ’nın fethiyle de câ΄izdir; tekûlu: سَمِعْتُ رِشْقَ قَلَمِهِ وَرَشْقَهُ أَيْ صَرِيرَهُ
اَلرَّشْقُ [er-reşḵ] (râ’nın fethi ve şîn-i muʹcemenin sükûnuyla) Atmak, remy maʹnâsına; tekûlu: رَشَقْتُهُ بِالنَّبْلِ أَرْشُقُهُ رَشْقًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا رَمَيْتَهُ Ve نَبْلٌ [nebl] nûn’un fethi ve bâ-i muvahhadenin sükûnuyla ok maʹnâsına.
اَلرِّشْقُ [er-rişḵ] (râ’nın kesri ve şîn’in sükûnuyla) Bir gûne atmaktır, kaçan kavm bir cânibden ok serpseler رَمَيْنَا رِشْقًا derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı