اَلرِّيرُ [er-rîr] (râ’nın kesriyle) ve
اَلرَّارُ [er-râr] (نَارٌ [nâr] vezninde) Zaʹf ve hüzâlden eriyip tebâh olmuş iliğe denir.
اَلرَّيْرُ [er-reyr] (râ’nın fethiyle) Salyara denir ki çocukların ağızlarından çıkıp seyelân eder. Ve gövdenin kemiklerinde olan şol iç yağına denir ki şiddet-i zaʹf u hüzâldan eriyip rakîk siyâh su ola, ʹalâ-kavlin şiddet-i hüzâldan rikkat bulup erimiş iliğe denir. Ve
رَيْرٌ [reyr] Masdar olur, ucuzluğa, bolluğa nâ΄il olmak maʹnâsına; yukâlu: رِيرَ الْقَوْمُ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا أَخْصَبُوا Ve insân ve hayvânı سِمَنٌ [simen] ve kuvvet basmak maʹnâsınadır; yukâlu: رِيرَ الْقَوْمُ إِذَا غَلَبَهُمُ السِّمَنُ
اَلرَّيْرُ [er-reyr] (râ’nın fethi ve yâ’nın sükûnuyla) ve
اَلرَّارُ [er-râr] (râ’nın fethiyle) Şol iliktir ki davarın arıklığından erimiş fâsid olmuş ola, magz-teng maʹnâsına Ferrâ rivâyeti üzere.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı