el-buḵḵam ~ اَلْبُقَّمُ

Kamus-ı Muhit - البقم maddesi

اَلْبُقَّمُ [el-buḵḵam] (سُكَّرٌ [sukker] vezninde) Şecer-i cevz-i mâšamp;il ismidir ki Türkîde tatula dedikleri nebattır; bâzincân nebâtı kadar olur, dâneleri müsekkir ve muhaddirdir.

اَلْبَقَمُ [el-beḵam] (fethateynle) Deve عُنْظُوَانٌ [ʹunżuvân] dediği ot otlamakla hastalanmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَقِمَ الْبَعِيرُ بَقَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا عَرَضَ لَهُ دَاءٌ مِنْ أَكْلِ الْعُنْظُوَانِ

اَلْبُقْمُ [el-Buḵm] (bâ’nın zammıyla ve zammeteynle) Bir batn ismidir.

اَلْبَقَّمُ [el-baḵḵam] (bâ’nın ve ḵâf-ı müşeddedenin fethiyle) Boya ağacı dedikleridir ki şeceri ʹazîm olur, ahşâbını sabbâglar istiʹmâl ederler:Bakkam boyası maʹruftur;ağacının yaprağı bâdem yaprağına şebîh ve sâkı kızıl olur,ahşâbının matbûhuyla boya boyarlar; zürûru yaraları onultup ve her aʹzâdan seyelân-ı demi kâtıʹ ve kurhaları müceffiftirve kökü semm-i sâʹattır. Şârih der ki بَقَّمٌ [baḵḵam] muʹarrebdir, vâkıʹâ Burhân-ı Ḵâṯiʹda bekem muʹarrebi olmak üzere merkûmdur.

Vankulu Lugatı - البقم maddesi

اَلْبَقَّمُ [el-baḵḵam] (bâ’nın fethi ve ḵâf’ın fethi ve teşdîdiyle) Kırmızı boya maʹrûftur, عَنْدَمٌ [ʹandem] maʹnâsına. Cevherî eydür: Ben Ebû ʹAlî Fârisî’den bu lafz ʹArabî midir diye su΄âl ettiğimde eyitti: Muʹarrebdir, zîrâ kelâm-ı ʹArabda فَعَّلٌ [faʹʹal] vezni üzere hemîn beş ism vardır ki o Ḩaḋḋam b. ʹAmr b. Temîm’dir ve بَقَّمٌ [baḵḵam]dır ki sıbg-ı maʹrûfun ismidir ve شَلَّمٌ [Şellem]dir ki Şâm-ı şerîf’te bir mevziʹin ismidir ki bunlar lafz-ı aʹcemîlerdirve بَذَّرٌ [Bežžer]dir ki ʹArab sularından bir suyun ismidir ve عَثَّرٌ [ʹAšamp;šamp;er]dir ki bir mevziʹin ismidir. Ve muhtemeldir ki bunlar فَعْلَلَةٌ [faʹlelet] tesmiye olunmuş olalar, pes sâbit oldu ki فَعَّلٌ [faʹʹal] lisân-ı ʹArabda usûl-i esmâdan değildir belki fiʹle mahsûs vezndir, pes bununla bir recül tesmiye olunsa lâ-yansarıf olur, taʹrîften ve vezn-i fiʹlden ötürü ve kaçan nekire kılınsa munsarıf olur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı