el-ʹacef ~ اَلْعَجَفُ

Kamus-ı Muhit - العجف maddesi

اَلْعَجَفُ [el-ʹacef] (fethateynle) Bedenin semizliği gitmek maʹnâsınadır ki arıklamak taʹbîr olunur; yukâlu: عَجِفَتِ الشَّاةُ وَعَجُفَتْ عَجَفًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ وَالْخَامِسِ إِذَا ذَهَبَ سِمَنُهَا وَضَعُفَتْ

اَلْعَجْفُ [el-ʹacf] (رَجْفٌ [recf] vezninde) ve

اَلْعُجُوفُ [el-ʹucûf] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Bir kimse henüz kendinin iştihâsı var iken bir aç adam ekl eylemek için yâhûd refîk ve hemdemi iyice doymak için nefsine îsâr ile kendisini taʹâmdan alıkomak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ فُلاَنٌ نَفْسَهُ عَنِ الطَّعَامِ عَجْفًا وَعُجُوفًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا حَبَسَهَا عَنْهُ وَهُوَ يَشْتَهِيهِ لِيُؤْثِرَ بِهِ جَائِعًا أَوْ لِيُشْبِعَ مُؤَاكِلَهُ Ve hastanın tîmâr ve hizmetine bir adam kendi nefsini tahsîs ve tesbît eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ نَفْسَهُ عَلَى الْمَرِيضِ إِذَا صَيَّرَهَا عَلَى التَّمْرِيضِ وَالْقِيَامِ بِهِ Ve bir kimsenin vazʹ ve şîvesine mukâbil mu΄âhaze eylemeyip hazm ve tahammül eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ نَفْسَهُ عَلَى فُلاَنٍ إِذَا احْتَمَلَ عَنْهُ وَلَمْ يُؤَاخِذْهُ Ve arıklatmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ الدَّابَّةَ عَجْفًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالْأَوَّلِ إِذَا هَزَلَهَا Ve bir kimseden kenâre-gîr olmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ عَنْ فُلاَنٍ إِذَا تَجَافَاهُ Ve nefsi yavaşıtmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَفَ نَفْسَهُ إِذَا حَلَّمَهَا

Vankulu Lugatı - العجف maddesi

اَلْعَجَفُ [el-ʹacef] (fethateynle) Arıklık, هُزَالٌ [huzâl] maʹnâsına.

اَلْعَجْفُ [el-ʹacf] (ʹayn’ın fethi ve cîm’in sükûnuyla) Taʹâmda bir kimseyi kendi nefsi üzere ihtiyâr etmek; yukâlu: عَجَفَ نَفْسَهُ عَلَى فُلَانٍ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا آثَرَهُ بِالطَّعَامِ عَلَى نَفْسِهِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı