el-ʹuşb ~ اَلْعُشْبُ

Kamus-ı Muhit - العشب maddesi

اَلْعُشْبُ [el-ʹuşb] (ʹayn’ın zammı ve şîn-i muʹcemenin sükûnuyla) Tâze ota ve çayıra denir; yukâlu: بِالْأَرْضِ عُشْبٌ كَثِيرٌ أَيِ الْكَلَأُ الرَّطْبُ

اَلْعَشَبُ [el-ʹaşeb] (fethateynle) Kurumak, yübûset maʹnâsınadır; yukâlu: عَشِبَ الْخُبْزُ عَشَبًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا يَبِسَ Ve

عَشَبٌ [ʹaşeb] Büyümüş ve kemâlini bulmuş adamlara denir; yukâlu: عِيَالٌ عَشَبٌ أَيْ لَيْسَ فِيهِمْ صَغِيرٌ

Vankulu Lugatı - العشب maddesi

اَلْعُشْبُ [el-ʹuşb] (ʹayn’ın zammı ve şîn’in sükûnuyla) Tâze ot. Ve ona حَشِيشٌ [ḩaşîş] demezler hatta kurumayınca; yukâlu: بَلَدٌ عَاشِبٌ Lâkin mâzîsinde أَعْشَبَتِ الْأَرْضُ derler gayrı demezler, kaçan arz ot bitirse.

اَلْعَشَبُ [el-ʹaşeb] (fethateynle) Büyümüş, kemâlin bulmuş kimseler; yukâlu: عِيَالٌ عَشَبٌ أَيْ لَيْسَ فِيهِمْ صَغِيرٌ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı