en-naḵâbet ~ اَلنَّقَابَةُ

Kamus-ı Muhit - النقابة maddesi

اَلنَّقَابَةُ [en-naḵâbet] (كَرَامَةٌ [kerâmet] vezninde) Bir kimse mukaddem nakîb değil iken sonradan nakîb olmak maʹnâsınadır; yukâlu: نَقُبَ فُلاَنٌ وَنَقِبَ نَقَابَةً مِنَ الْبَابِ الْخَامِسِ وَالرَّابِعِ إِذَا لَمْ يَكُنْ نَقِيبًا فَصَارَ ʹAlâ-kavlin kesr-i nûn’la نِقَابَةٌ [nikâbet] ismdir ve fethle masdardır, وِلاَيَةٌ [vilâyet] ve وَلاَيَةٌ [velâyet] gibi.

اَلنِّقَابَةُ [en-niḵâbet] (nûn’un kesriyle) Bir kimse bir cemâʹate nakîblik eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: نَقَبَ عَلَى الْقَوْمِ نِقَابَةً مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا فَعَلَ ذَلِكَ يَعْنِي الشُّهُودَ وَالضَّمَانَ وَالْعِرَافَةَ

Vankulu Lugatı - النقابة maddesi

اَلنِّقَابَةُ [en-niḵâbet] (nûn’un kesriyle) نَقِيبٌ [neḵîb] olmak; yukâlu: نَقَبَ يَنْقُبُ نِقَابَةً مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ مِثْلُ كَتَبَ يَكْتُبُ كِتَابَةً Ferrâ eyitti: Kaçan ki evvelden nakîb olmayıp nikâbet etmek dilese نَقُبَ نِقَابَةً derler, bâb-ı hâmisten ظَرُفَ ظَرَافَةً gibi. Sîbeveyhi eyitti: اَلنِّقَابَةُ [en-niḵâbet] nûn’un kesriyle ismdir ve fethateynle masdardır, mislu: اَلْوِلَايَة [el-vilâyet] ve اَلْوَلَايَة [el-velâyet].

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı