اَلْإِحْتِمَالُ [el-iḩtimâl] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Bu dahi bir nesneyi yüklenip götürmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِحْتَمَلَهُ بِمَعْنَى حَمَلَهُ Ve bir adamın ihsânını kabûl ve telakkî edip mukâbilinde şükr ve senâ eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: إِحْتَمَلَ الصَّنِيعَةَ إِذَا تَقَلَّدَهَا وَشَكَرَ Ve gazabdan levn-i beşere mütegayyir olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أُحْتُمِلَ لَوْنُهُ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا غَضِبَ وَامْتُقِعَ Ve bir beldeden belde-i uhrâya götürülecek esîr iştirâ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: إِحْتَمَلَ الرَّجُلُ إِذَا اشْتَرَى الْحَمِيلَ أَيِ السَّبْيَ الْمَحْمُولَ مِنْ بَلَدٍ إِلَى بَلَدٍ
اَلْإِحْتِمَالُ [el-iḩtimâl] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Kezâlik nâz götürmek; tekûlu: إِحْتَمَلَتْ أَدْلَالَهُ Ve
إِحْتِمَالٌ [iḩtimâl] Göçmek maʹnâsına da gelir, إِرْتِحَالٌ [irtiḩâl] gibi; yukâlu: إِحْتَمَلُوا بِمَعْنَى ارْتَحَلُوا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı