el-irdâ΄ ~ اَلْإِرْدَاءُ

Kamus-ı Muhit - الإرداء maddesi

اَلْإِرْدَاءُ [el-irdâ΄] (hemzenin kesriyle) Atı eşkin yâhûd yorga yürütmek maʹnâsınadır; tekûlu: أَرْدَيْتُ الْفَرَسَ إِذَا مَشَيْتَ بِهِ رَدَيَانًا Ve artmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَتْ غَنَمُهُ إِذَا زَادَتْ Ve aşağıya düşürmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَاهُ إِذَا أَسْقَطَهُ Ve helâk eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَاهُ أَيْ أَهْلَكَهُ

الإِرْدَاءُ [el-irdâ΄] (hemzenin kesriyle) Duvar makûlesi binâya dayak ve pâyendân ve destek nasb eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَ الْحَائِطَ إِذَا دَعَمَهُ Ve imdâd ve iʹânet eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَهُ أَيْ أَعَانَهُ Ve ziyâde kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَهُ عَلَى مِائَةٍ أَيْ زَادَهُ عَلَيْهَا Ve perdeyi salıvermek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَ السِّتْرَ أَيْ أَرْخَاهُ Ve teskîn eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَهُ إِذَا سَكَّنَهُ Ve bir nesneyi kötü ve fâsid ve kemter eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَهُ أَيْ أَفْسَدَهُ Ve bir nesneyi hâli üzere ibkâ ve takrîr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَهُ أَيْ أَقَرَّهُ يَعْنِي عَلَى مَا كَانَ عَلَيْهِ Ve bir kemter ve redî΄ ve fâsid iş işlemek, ʹalâ-kavlin o makûle bir emr-i fâside uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْدَأَ الرَّجُلُ إِذَا فَعَلَ فِعْلاً رَدِيئًا أَوْ أَصَابَهُ

Vankulu Lugatı - الإرداء maddesi

اَلْإِرْدَاءُ [el-irdâ΄] (hemze’nin kesriyle) Fâsid kılmak; yukâlu: أَرْدَأْتُهُ أَيْ أَفْسَدْتُهُ Ve muʹâvenet etmek maʹnâsına da gelir; yukâlu: أَرْدَأْتُهُ بِمَعْنَى أَعَنْتُهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı