el-izdihâr ~ اَلْإِزْدِهَارُ

Kamus-ı Muhit - الإزدهار maddesi

اَلْإِزْدِهَارُ [el-izdihâr] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde ki tâ΄ dâl’a mübeddeledir) Bu dahi bir nesne yaldıramak maʹnâsınadır; yukâlu: إِزْدَهَرَ السِّرَاجُ إِذَا تَلَأْلَأَ Ve telef ve zâyiʹ olmamak için bir nesneyi sakınıp gözetmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِزْدَهَرَ بِالشَّيْءِ إِذَا احْتَفَظَهُ Ve bir nesne sebebiyle ferah-nâk olmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِزْدَهَرَ بِهِ إِذَا فَرِحَ Ve bir adam bir nesneyi kendi mâlı kılmak maʹnâsınadır ki onu mâl edinmek taʹbîr olunur; yukâlu: إِزْدَهَرَ بِهِ إِذَا جَعَلَ مِنْ مَالِهِ Ve hemdem ve hâdimine emr eylediği husûsta saʹy ve ikdâm eylemesini tenbîh ve te΄kîd eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: إِزْدَهَرَ بِصَاحِبِهِ إِذَا أَمَرَهُ أَنْ يَجِدَّ فِيمَا أَمَرَهُ Bu maʹnâlar mecâzdır.

Vankulu Lugatı - الإزدهار maddesi

اَلْإِزْدِهَارُ [el-izdihâr] (hemzenin kesri ile) Hıfz etmek. Ve fi’l-hadîsi: “أَنَّهُ أَوْصَى أَبَا قَتَادَةَ بِالْإِنَاءِ الَّذِي تَوَضَّأَ مِنْهُ فَقَالَ”اِزْدَهِرْ بِهَذَا فَإِنَّ لَهُ شَأْنًا” أَيِ احْتَفِظْ بِهِ وَلَا تُضَيِّعْهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı