اَلْإِسْتِدَامَةُ [el-istidâmet] Bir husûsta ʹacele eylemeyip te΄ennî kılmak, ʹalâ-kavlin devâmını taleb eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: إِسْتَدَامَهُ إِذَا تَأَنَّى فِيهِ أَوْ طَلَبَ دَوَامَهُ Ve kuş havâda dâ΄ire gibi devr ederek pervâz eylemek maʹnâsınadır ki yükselmek için deverân ederler; yukâlu: إِسْتَدَامَ الطَّائِرُ إِذَا حَلَّقَ فِي الْهَوَاءِ Ve hakkı taleb bâbında medyûna rıfk ve sühûletle muʹâmele eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: إِسْتَدَامَ غَرِيمَهُ إِذَا رَفَقَ بِهِ Niteki إِسْتِدْمَاءٌ [istidmâ΄] dahi bu maʹnâyadır.
اَلْإِسْتِدَامَةُ [el-istidâmet] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Bir nesnede te΄ennî kılmak; yukâlu: إِسْتَدَمْتُ الْأَمْرَ إِذَا تَأَنَّيْتَ بِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı