اَلْإِعْتِبَاطُ [el-iʹtibâṯ] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) عَبْطٌ [ʹabṯ] ile beş evvelki maʹnâlarda mürâdifdir; yukâlu: إِعْتَبَطَهُ بِمَعْنَى عَبَطَهُ Ve vücûdu ʹillet ve pîrîden sağ ve sâlim olan genç delikanlıyı istîfâ eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: اِعْتَبَطَهُ الْمَوْتُ إِذَا أَخَذَهُ شَابًّا صَحِيحًا لَيْسَتْ بِهِ عِلَّةٌ وَلاَ هَرَمٌ
اَلْإِعْتِبَاطُ [el-iʹtibâṯ] Bir davarı boğazlamaktır, bilâ-ʹillet. Ve bilâ-zarûret kizb etmeğe de derler; yukâlu: إِعْتَبَطَ فُلَانٌ عَلَى الْكَذِبِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı