اَلْإِعْتِسَارُ [el-iʹtisâr] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Henüz baş öğrenmedik tor nâkaya burundalık ve yular takıp binmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِعْتَسَرَ النَّاقَةَ إِذَا أَخَذَهَا رَيْضًا فَخَطَمَهَا وَرَكِبَهَا Ve bir adam kerh ve cebr ile oğlunun mahsûs mâlından almak maʹnâsınadır; yukâlu: إِعْتَسَرَ فُلاَنٌ مِنْ مَالِ وَلَدِهِ إِذَا أَخَذَ مِنْهُ كَرْهًا
اَلْإِعْتِسَارُ [el-iʹtisâr] (hemzenin kesri ve ʹayn’ın sükûnuyla) Baş bilmeyen nâkaya binmek; tekûlu: إِعْتَسَرْتُهَا إِذَا رَكِبْتَهَا قَبْلَ أَنْ تُرَاضَ Ve
إِعْتِسَارٌ [iʹtisâr] Bir kişi oğlunun mâlından almağa da derler, oğlu onun mâl aldığın kerîh görürken; yukâlu: إِعْتَسَرَ الرَّجُلُ مِنْ مَالِ وَلَدِهِ إِذَا أَخَذَهُ مِنْ مَالِهِ وَهُوَ كَارِهٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı