اَلْإِلْبَانُ [el-ilbân] (hemzenin kesriyle) Bir adamın sütü çok olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْبَنَ الْقَوْمُ إِذَا كَثُرَ لَبَنُهُمْ فَهُمْ لَابِنُونَ Ve hayvânın memesine süt gelmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْبَنَتِ النَّاقَةُ إِذَا نَزَلَ اللَّبَنُ فِي ضَرْعِهَا Ve تَلْبِينَةٌ [telbînet] dediği taʹâm tertîb eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْبَنَ الرَّجُلُ إِذَا اتَّخَذَ التَّلْبِينَةَ
اَلْإِلْبَانُ [el-ilbân] (hemzenin kesriyle) Kavmin sütü çok olmak; yukâlu: أَلْبَنَ الْقَوْمُ إِذَا كَثُرَ عِنْدَهُمُ اللَّبَنُ Ve
إِلْبَانٌ [ilbân] Nâkanın sütü gelmeğe dahi derler; yukâlu: أَلْبَنَتِ النَّاقَةُ إِذَا نَزَلَ لَبَنُهَا فِي ضَرْعِهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı