اَلْإِلْمَاءُ [el-ilmâ΄] (hemzenin kesriyle) Bir nesneyi uğru çalıp götürmek maʹnâsınadır. Bu dahi mehmûzda lügattir; yukâlu: أَلْمَى عَلَيْهِ اللِّصُّ أَيْ ذَهَبَ بِهِ خُفْيَةً
الإِلْمَاءُ [el-ilmâ΄] (hemzenin kesriyle) Bir nesneyi nihânîce çalıp iletmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْمَأَ اللِّصُّ عَلَى الشَّيْءِ إِذَا ذَهَبَ بِهِ خُفْيَةً Ve bir kimsenin hakkını inkâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْمَأَ عَلَيَّ حَقِّي إِذَا جَحَدَهُ Ve devâbb ve mevâşî bir yerin bi’l-cümle nebâtını otlamakla kel baş gibi boş ve açık komak maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْمَأَتِ الدَّوَابُّ الْمَكَانَ إِذَا تَرَكَتْهُ صَعِيدًا خَالِيًا Ve bir nesneyi kaplamak, ihâta ve iştimâl maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْمَأَ عَلَيْهِ إِذَا اشْتَمَلَ Ve ʹinde’l-baʹz eğer bâ΄ harfiyle müteʹaddî olur ise bir nesneyi gizlice alıp götürmek maʹnâsına olur ve eğer عَلَى harfiyle müteʹaddî olur ise kaplamak, iştimâl maʹnâsına olur; fe-yukâlu: ذَهَبَ ثَوْبِي فَمَا أَدْرِي مَنْ أَلْمَأَ بِهِ أَيْ مَنْ ذَهَبَ بِهِ خُفْيَةً ve yukâlu: أَلْمَأَ عَلَيْهِ أَيِ اشْتَمَلَ Ve bir kimse bir nesnenin mecmûʹunu kendi nefsine tahsîs eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَلْمَأَ بِمَا فِي الْجَفْنَةِ أَيْ اسْتَأْثَرَ بِهِ
اَلْإِلْمَاءُ [el-ilmâ΄] (hemze’nin kesriyle) Kaplamak ve ihâta ve iştimâl maʹnâsına; yukâlu: ذَهَبَ ثَوْبِي فَمَا أَدْرِي مَنْ أَلْمَأَ بِهِ ve yukâlu: أَلْمَأَتِ الدَّوَابُّ الْمَرْعَى أَيْ تَرَكَتْهُ صَعِيدًا لَيْسَ بِهِ شَيْءٌ ve yukâlu: مَا أَدْرِي أَيْنَ أَلْمَأَ مِنْ بِلَادِ اللهِ ve أَلْمَأَ اللِّصُّ عَلَى الشَّيْءِ فَذَهَبَ بِهِ ve تَلَمَّأَتِ الْأَرْضُ عَلَيْهِ اسْتَوَتْ عَلَيْهِ وَوَارَتْهُ أَيْ سَتَرَتْهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı